top of page

Merkezde olmak




Enerjisi yüksek olmayı, oradan oraya koşuşturmak her şeye yetişmeye çalışmak olarak yorumlardım eskiden.Yaşantımda öyleydi ,25 yıl boyunca sabah 8 akşam 8 çalıştım.

Hafta sonu koçluk ve kuantum enerji çalışması faaliyetlerim ,hafta arası ailemle ve arkadaşlarımla yapmış olduğum programlar , sportif aktivitelerim.Hiç bitip tükenmek bilmeyen koşuşturmalar ve telaş.Bu şekilde yaşamaya o kadar çok alışmıştım ki, farklı nasıl yaşanacağını da bilmiyordum ve en doğrusu bu zannediyordum.


Belkide tüm bu hareketi var olduğumu , yaşadığımı hissetmek için yapıyordum.

Yada insanlar beni fark etsinler diye ...belkide..Sevsinler , taktir etsinler diye..

Şimdi ise fark ediyorum ki ,enerjisi yüksek olmak, merkezde olmak demekmiş.


Merkezde olmak nasıl bir duygu bilir misiniz ?

Bilirsin zaten sevildiğini ve sevilmeye layık olduğunu.Yapmak istediğin ne varsa yaparsın

elinden geldiğince.Yaşamını sevgi ile sararsın, hem kendin hem diğer insanlar için.

Güçlü olmaya ve durmaya çalışmazsın çünkü zaten bilirsin gerçek güç sevgiden gelir.

Daha sakin çalışırsın koşuşturmadan uzak, kimsenin yarışında birinci olmaya ihtiyacın yoktur.Sadece kendin olursun, seversin kendini her halinle.

Bırakırsın olumsuz düşünceleri bir bir....bilirsin, zaten ol'an hayırlıdır, bilirsin her zaman bir çözüm bulunur muhakkak ...


Evet artık kendimi bu şekilde merkezde hissediyorum.Hayatımda hiç hissetmediğim bu

duygu bana öyle bir rahatlık getirdi ki, inanamazsınız...

Öyle ileri geri her şeyi kafama takıp üzülüp hayıflanmıyorum yada kendimi suçlayıp yargılamıyorum.Son bir haftada yaşadığım iki örneği hemen size aktarmak istiyorum.Geçen hafta gittiğim Konya seyahatimde ,dönüş uçağımın biletini yanlışlıkla 5 şubat yerine ,5 haziran olarak almışım.Üstelik aynı gün dönüş uçağı da bulamadım ve o gece şehirde konakladım.Bu durumdan da oldukça zevk aldım doğrusu.

Bunun bir benzeri bir durumu dün tekrar yaşadım.Aldığım deniz otobüsü seferi lodos yüzünden iptal oldu ve ben otobüsle yolculuk yaparak döndüm İstanbul'a.Bu durum beni mutsuz etmediği gibi mutlu etti ayrıca.Çünkü otobüs yolculuğunda daha fazla etrafı seyretme şansım olmuştu.Eskiden günlerce üzüleceğim hep benim başıma mı bu aksilikler geliyor diye düşüneceğim olayların beni mutlu etmeye başlaması oldukça manidardı doğrusu.Değişen bendim, sadece bakış açım değişmişti ve aksilikleri abartıp sorun etmek yerine yaşanan andan zevk almayı öğrenmiştim.


Yavaşlama ve sakinleşmeye gelince galiba bu konuda bana en çok Korana virüs yardım etti. Yani şer'den hayır doğdu.Sokağa çıkma yasakları, evden yapılabilecek işlerin online olarak evden yapılması hayatımı oldukça rahatlattı.Evde kalmak sakinlememi sağladı

Düşünmeye kendimle baş başa olmaya daha fazla zaman ayırabildim.

Evde daha fazla sohbet etmeye başladık ailecek.Birlikte yemek yapmaya başladık.

Düşüncelerim sanki dile geldi, hangi konuda gerçekten ne düşündüğümü ve o düşüncemin hangi duygu sebebiyle oluştuğunu çok rahat fark edebilmeye başladım.Buna ben iz sürmek, kök nedeni bulmak yada buz dağının görünen yüzünden çıkıp görünmeyeni fark etmek diyorum.Tüm bunlar beni adım adım kendime yaklaştırdı. Kendimi iyi bilir oldum.

Bu durum en çok da neye yaradı biliyor musunuz ? Endişe kaygı ve korkularımı azalttı.

Olayları çok rahat karşılar oldum.Olumsuz düşüncelerimi fark ederek ,düşünüş sistemimi değiştirdim.Örneğin dün akşam kızım aradı ,evinde şartel atmış ve elektrikler kesilmiş.Ev sahibini aramış ne yapabilirim diye ,ev sahibinin tarifi ile evde bulunan kutu içinden şarteli kaldırmaya çalışırken , metal kutu elini çizmiş.Hemen babasını aramış tetanoz olur muyum diye bayağı korkmuş ve babası ile konuşmuş.Sonra beni arayıp söyledi.Aslında bana söylerken de biraz endişeliydi , en büyük korkularım ve kaygılarım konu onunla ilgiliyse , ortaya çıkıyordu.Dün akşam ise olayı bana anlattı.Sorun yoktu anladım ve problem yok dedim ona, yalnız tendürdüyot sür muhakkak.

Hayretle ,şimdi sen sorun yok mu diyorsun dedi, evet dedim.Sakinleşti ve mutlu mesut

günlük olayları anlatmaya geçti.

Odağım hep "güç" dü eskiden.Güçlü olmaya, güçlü görünmeye çalışıyordum.

Şimdilerde onu da bıraktım.İzin verdim kendime, ağlamak istiyorsam ağlamaya, gülmek istiyorsam gülmeye.O kadar rahatlayıp hafifledim ki..

Ego yapmayı bıraktım...Ne zaman ego'da olduğumu çok rahat farkeder oldum.Gereksiz

kendini aşırı önemsemelerim yada aşırı yargılamalarım su gibi akıp gitti üzerimden.

Daha duru ve berrak oldu ,cildim yüzüm aydınlandı gibi geldi bana.Galiba merkezde olmakdı yaşadığım.

Bu ne güzel bir duyguydu öyle ...Merkezde olmak ,"an" da kalmak ve ol'an ın hayırlı olduğuna inanmak.


Comments


©2018 by İpek Gezer. 

bottom of page